Ceza hukuku, toplum düzenini korumak ve suçları önlemek amacıyla oluşturulmuş hukuk dalıdır. Türkiye'de ceza hukukunun uygulanışı, birtakım temel ilkeler üzerine kurulmuştur. Ankara ceza avukatı olarak yılların deneyimine sahip olduğum bu alanda, bu temel ilkeleri sizler için açıklamak istiyorum.
Bir kişi, suçlu olduğu yargı organı tarafından kesinleşmiş bir kararla sabit oluncaya kadar masumdur. Bu ilke, adaletin teminatıdır ve her Ankara ceza avukatı bu ilkeyi savunma stratejisinin merkezine alır.
Ceza hukukunda cezanın şahsiliği ilkesi esastır. Bu, bir suçu işleyen kişinin, bu suçtan dolayı sadece kendisinin cezalandırılacağı anlamına gelir.
Bir eylemin cezalandırılabilmesi için o eylemin daha önceden bir kanunla suç olarak tanımlanmış olması gerekir. Her Ankara ceza avukatı bu ilkeyi yakından bilir; çünkü bu ilke, bireylerin keyfi olarak cezalandırılmasının önüne geçer.,
Bir suçun cezası, suç işlendiği tarihte yürürlükte olan kanuna göre belirlenir. Gelecekte bir kanun değişikliği, geriye yürümez.
Uygulanan cezanın, işlenen suçun ağırlığına uygun olması gerekmektedir. Ankara ceza avukatı olarak, bu ilkenin, adaletin sağlanmasındaki önemini vurgulamak isterim.
Eğer bir suçun cezası, suç işlendikten sonra çıkarılan bir kanunla hafifletilirse, bu hafifletilen ceza uygulanır.
Sonuç olarak, Türkiye'de ceza hukuku, bireylerin haklarını koruma ve toplumsal düzeni sağlama amacı güder. Ankara ceza avukatı olarak, bu ilkelerin her birinin, adil bir yargılama sürecinin olmazsa olmazlarından olduğunu düşünmekteyim.