İşyerinin devri konusu; Borçlar Kanununun 202. Maddesinde bir malvarlığını veya işletmeyi aktif ve pasifleriyle birlikte devralan bunu alacaklılara bildirdiği veya ticari işletmeler için ticaret sicili gazetesinde, diğerleri için Türkiye genelinde dağıtımı yapılan gazetelerden birinde yayımlanacak ilamla duyurduğu tarihten başlayarak, onlara karşı malvarlığındaki veya işletmedeki borçlardan sorumlu olur.
Bununla birlikte, iki yıl süreyle önceki borçlu da devralanla birlikte müteselsil borçlu olarak birlikte borçlardan sorumludur. İşyerinin devrinden önce sona ermiş iş ilişkisinden doğan borç hakkında yasal dayanağımız borçlar kanunu olacaktır. Devralan işveren de sorumlu olacaktır. Devir irade dışı, zorla veya kanundan doğmuş ise sorumluluk olmamaktadır. Örneğin iflas, tüzel kişiliğin birleşme veya katılma ya da türünün değişmesiyle sona erme halinde birlikte sorumluluk hükümleri uygulanmaz.
Türk Ticaret Kanununun 178. Maddesinde işyerinin devrine özel düzenleme getirilmiştir. Tam veya kısmi bölünmede, işçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, işyerinin devri gününe kadar bu sözleşmeden doğan bütün hak ve borçlarla devralana geçer. İşçinin korunması için işçiye itiraz hakkı tannınmıştır. Bu hüküm iki ticari şirketin birleşme, bölünme ve tür değiştirme hallerinde uygulanır.
İşçi itiraz ederse, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erecektir. Devralan ve işçi o tarihe kadar sözleşmeyi yerine getirmekle yükümlü olacaklardır. Bizim hukukumuzda işçiye itiraz hakkı tanınmamıştır. Burada kastedilen itiraz, fesih beyanıdır. Ancak bildirim süresine uyarak her zaman dönülebilir.
Stj. Av. Sümeyye KARABAĞ
Yukarıda değinilmiş olan hususlar genel hatları ile kaleme alınmış olup; her somut olay birbirinden farklı özellikler taşıyabileceğinden hak kaybına uğramamanız adına bir hukuk bürosu ile iletişime geçip profesyonel destek almanızı öneririz.