İtirazın iptali davası öncesinde ilamsız icra takibinin tanımının yapılması gerekmektedir. İlamsız icra; bir paranın ödenmesi veya bir teminatın verilmesine ilişkin icra takipleridir. Genel haciz yoluyla takipte; icra takibinin başlatılmasının ardından borçluya icra dairesi tarafından ödeme emri gönderilir. Borçlu eğer yedi gün içerisinde ödeme emrine itiraz etmezse icra takibi kesinleşmiş olur ve alacaklı haciz işlemlerine devam edebilir.
Borçlunun yedi gün içinde ödeme emrine itiraz etmesi halinde ise, borçlu aleyhine başlatılan icra takibi İİK md. 66 gereğince kendiliğinden durur. Alacaklının icra takibine devam edilebilmesi için, itirazın iptali davası açarak ilgili mahkemeden borçlunun itirazının iptal edildiğine, kaldırıldığına ilişkin ilam alması gereklidir.
Borçlunun ödeme emrine süresinde itiraz etmesi üzerine alacaklının itirazın hükümden düşürülmesini sağlayabilmek için 2 seçeneği mevcuttur. İİK madde 68-68/a sayılan belgelerden birine sahip olan alacaklı itirazın hükümden düşürülebilmesi için itirazın kaldırılması davası açabiliyorken, İİK. 68-68/a maddesinde sayılan belgelerden birine sahip olmayan alacaklı itirazın iptali davası açabilmektedir.
İİK. 68-68/a da sayılan belgelerden birini sahip olan alacaklı itirazın hükümden düşürülmesi için itirazın iptali davası ya da itirazın kaldırılması yoluna başvurabiliyorken, söz konusu belgelere sahip olmayan alacaklı itirazın iptal edilebilmesi için sadece itirazın iptali davası açabilmektedir.
İtirazın iptali davası; takip alacaklısı tarafından, takip borçlusuna karşı açılır. Davacı alacaklı, itirazın iptali davasında; takip konusu alacağın varlığına, davalı borçlunun dava konusu alacağı bu takipte ödemek zorunda olduğuna karar verilmesini ve borçlunun itirazının iptaline karar verilmesini isteyecektir.
İtirazın iptali davası sonucunda borçlu tarafından yapılan itirazın haksızlığına karar verilirse, borçlu aleyhine hükmolunan borç miktarının asgari yüzde yirmisi oranında bir tazminata hükmedilir. İtirazın iptali davası sonucundan icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklı tarafından dava dilekçesinde açıkça tazminatın istenmiş olması gereklidir. Borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için ödeme emrine kötüniyetli itiraz etmiş olması kural olarak şart değildir. Borçlu ödeme emrine iyiniyetli olarak itiraz etmiş olsa bile, itirazın iptali davası neticesinde alacaklının talebi üzerine borçlunun icra inkar tazminatı ödemesine karar verilebilir.
Yukarıda değinilmiş olan hususlar genel hatları ile kaleme alınmış olup; her somut olay birbirinden farklı özellikler taşıyabileceğinden hak kaybına uğramamanız adına bir hukuk bürosu ile iletişime geçip profesyonel destek almanızı öneririz.