Dolandırıcılık suçu hileli davranışlarla mağdurun aldatılması ve bunu sonucunda haksız kazanç elde edilmesi ile işlenmektedir. Dolandırıcılık suçu mevzuatımızda Türk Ceza Kanunu’nun 157 maddesinde düzenlenmiş olup, nitelikli dolandırıcılık hali TCK’nın 158. Maddesinde hüküm altına alınmıştır.
Dolandırıcılık suçu takibi şikayete bağlı olmayan bir suç olduğu için re’sen soruşturma ve kovuşturma yürütülmektedir. Dolandırıcılık suçunun basit haliyle işlenmesi halinde işleyecek olan zamanaşımı süre 8 yıldır. O nedenle suçun işlenmesinden itibaren 8 yıl içerisinde savcılığa suç duyurusunda bulunulması gerekmektedir. Basit dolandırıcılık suçu uzlaştırmaya tabi suçlar kategorisine alınmış olup, soruşturma aşamasında önce uzlaşma yoluna gidilmesi; uzlaşmanın sağlanamaması halinde soruşturma ve kovuşturma aşamalarının yürütülmesi öngörülmüştür.
Dolandırıcılık suçuna karşı yapılan düzenlemelerde korunan hukuki yarar malvarlığı ve bunun yanında irade özgürlüğüdür. Bu suçun faili herhangi bir kimse olabilmektedir. Tacir veya şirket yöneticisi olan kimseler ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında “mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması” suretiyle işlenmesi dolandırıcılık suçunun nitelikli halidir.
Dolandırıcılık suçunun mağduru, zarar uğrayan gerçek ya da tüzel kişidir. Suçun maddi unsurları ise, hileli bir davranış ve bu davranışın sonucunda mağdurun veya üçüncü bir kişinin zararına olarak failin kendisine veya üçüncü bir kişiye yarar sağlamasıdır. Dolandırıcılık suçu çeşitli fiillerle işenebilmektedir. Bu fiillerin ortak özelliği ise hepsinde kast bulunması ve karşı tarafın iradesini yanıltıcı hile yapılmasıdır. Eğer karşı tarafın iradesi bir kamu görevlisi tarafından aldatılırsa dolandırıcılık suçunu değil,ikna suretiyle irtikap suçunu oluşturmaktadır.
Dolandırıcılık suçu etkin pişmanlık kurumunun uygulanabildiği bir suç türüdür. Bu kapsamda; Türk Ceza Kanunu’nun 168. Maddesinde;
“1-….dolandırıcılık..suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.
2- Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir.” denilerek soruşturma ve kovuşturma aşamalarında uygulanabilecek ceza indirim miktarları belirlenmiştir.
Stj. Av. Bilge TOPCU
Yukarıda değinilmiş olan hususlar genel hatları ile kaleme alınmış olup; her somut olay birbirinden farklı özellikler taşıyabileceğinden hak kaybına uğramamanız adına bir hukuk bürosu ile iletişime geçip profesyonel destek almanızı öneririz.